2025 Türkçe Yaz Okulu Kapanışında Kültür ve Dostluk Vurgusu

Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Yunus Emre Enstitüsü tarafından düzenlenen 2025 Türkçe Yaz Okulu’nun kapanış töreninde yaptığı konuşmada, Türkçenin sadece bir iletişim dili değil, aynı zamanda duyguların ve düşüncelerin harmanlandığı bir “gönül dili” olduğunu vurguladı.

7 Temmuz’da başlayan ve 69 ülkeden 735 öğrencinin katılımıyla gerçekleşen program, 23 şehirdeki 29 üniversitenin iş birliğiyle yürütüldü. İstanbul’daki Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı’nda düzenlenen törene çok sayıda öğrenci ve davetli katıldı.

Ersoy: “Türkçeniz güçlü, yolunuz açık olsun”
Bakan Mehmet Nuri Ersoy, “Türkçemiz; tarihiyle, edebiyatıyla, şarkıları ve deyimleriyle bir kültürel hafızadır. Bu yaz okulu sayesinde sizlerle yalnızca dilimizi değil; soframızı, türkülerimizi ve misafirperverliğimizi de paylaştık. Türkiye artık sizin için bir kelimeden ibaret değil; bir hatıra, bir dostluk, bir anlamdır” dedi.

Ersoy, kültürün yalnızca geçmişi korumak değil, geleceği birlikte inşa etmek olduğuna inandıklarını belirterek, öğrencilerin kurduğu dostlukların barışa ve iş birliğine katkı sunacağını ifade etti.

Aliy: “Türkçe kültürel hafızanın taşıyıcısıdır”
Yunus Emre Enstitüsü Başkanı Prof. Dr. Abdurrahman Aliy ise Türkçenin, misafirperverliğin, ortak hatıranın ve duygu zenginliğinin taşıyıcısı olduğunu söyledi.

Aliy, “5 kıtada faaliyet gösteren Yunus Emre Enstitüsü olarak, dil öğretiminin ötesine geçen bir anlayışla dostluklar inşa etmeye çalışıyoruz. Türkçe Yaz Okulu, Türkoloji Yaz Okulu ve Tematik Yaz Okulları ile yalnızca bilgi değil, anlam da paylaştık” ifadelerini kullandı.

Program kapsamında arkeoloji, çağdaş sanat, Türk mutfağı ve geleneksel moda gibi alanlarda eğitim alan öğrenciler, Türkçeyi sınıf dışı ortamlarda da deneyimleme fırsatı buldu.